Analiz / Suriye Gündemi
Geçen hafta içerisinde yayımlanan haberlerde yer alan DAEŞ militanlarının ABD destekli koalisyon güçleri tarafından tahliyesi iddiası aslında ilk değil.
DAEŞ’in toprak kaybı ve mevzilerinde gerilemesi ile beraber örgütün liderlik kadrosu ve militanlarının bir kaçış arayışı içerisine girdiği görülmektedir. Örgütün sözde başkenti Rakka’nın uluslararası koalisyonun desteğini alan YPG güçleri tarafından kuşatılmasıyla beraber Esed rejimi ve yanlısı milislerin Deyr ez zor’a kadar ilerlemesi; Suriye’deki DAEŞ militanlarını sıkıştırmış, Ebu kamal ve Deyr ez zor kırsallarına doğru dağılmalarına neden olmuştu. Hatta muhalefetin elinde bulunan İdlib’e kadar geri çekilen birlikler bile olmuştu. Irak’taki DAEŞ’in durumu Suriye’deki militanlarının durumundan farklı değil. Irak!ta Musul’u ve Tellafer’i kaybeden DAEŞ militanları başka bölgelere sığınmaya çalışırken, özellikle yabancı militanların Peşmerge güçlerine teslim olmayı tercih ettikleri görülmektedir.
Bu kaçış kargaşası sürerken, Suriye ve Irak sahasında bazı DAEŞ militanlarının helikopterler aracıyla tahliye edildiğine dair bilgiler gelmeye başladı. Bu tahliye operasyonlarının özellikle ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri tarafından yapıldığına dair iddialar ise daha da dikkat çekici . Suriye News ve diğer haber kaynakları sahadaki aktivistlere dayandırdığı habere göre, 6 Eylül tarihinde bazı DAEŞ militanlarını tahliye etmek üzere Deyr ez zor doğusunda bulunan Rahbe Kalesi yakınlarında ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyona ait iki helikopter harekete geçmişti. Habere göre benzer tahliye operasyonu 5 Eylül 2017 Salı günü Deyr ez zor eyaletinde Meyadin beldesinin yakınlarında aralıklı olarak iki defa düzenlenmişti. Bir operasyonda DAEŞ’in finans sorumlusu ailesi ile beraber tahliye edilirken, diğer operasyonda ise DAEŞ’in ‘Dini Polis’ biriminde çalışan ve çoğu yabancı kişi tahliye edilmişti.1
Geçen Temmuz ayında da benzer bir tahliye operasyonu Suriye sahasında gerçekleştirildiği iddia edilmişti. Aktivistler ve bazı haber sitelerine dayanan haberlere göre uluslararası koalisyona ait üç helikopter Deyr ez zor Ayyaş beldesi yakınlarındaki Suhne çölünde bulunan bir noktaya arabayla gelen bazı kişileri tahliye etmişti. Habere göre 3 helikopterin katıldığı operasyonda bir helikopter yere inip tahliye operasyonu yaparken, diğer iki helikopter ise havada bekleyerek güvenliği sağlamış tahliye sonrasında üç helikopter Rakka’nın kuzeyine doğru (bölgede bazı ABD askeri üssü olduğunu bilinmekte) hareket etmiştir.
Sadece Suriye’de değil, benzer olay daha önce Irak’ta da yaşanmıştı. 4 Ağustos 2017 tarihinde Irak güvenlik teşkilatından El-Quds El-Arabi gazetesine verdiği bilgeye göre, kısa bir zaman önce Musul güneyinde bulunan eş-Şura beldesinde ABD güçleri DAEŞ’ın bazı militanlarını tahliye etmek üzere havadan indirme operasyonu gerçekleştirmişti. Güvenlik kaynağının verdiği bilgelere göre tahliye edilenler ABD adına DAEŞ’ın saflarında casusluk faaliyetlerinde bulunmakta idi.
Aynı bağlamda, ABD öncülüğündeki koalisyon zaman zaman hedefi tam olarak bilinmeyen bazı hava indirme operasyonları, özellikle Suriye Deyr ez zor tarafında gerçekleştiği rapor edilmişti.
DAEŞ; örgüte katılım konusunda ‘açık kapı’ politikası uygulaması sonucunda bir çok istihbarat üyesinin, DAEŞ’in saflarına katılmış olması iddia edilmekteydi. Gerçekleştirilen bu tahliyeler ise istihbaratların kendi elemanlarını kurtarmaya yönelik bir operasyon olduğu söylemini beraberinde getirdi. Batan gemi öncesi gerçekleşen tüm tahliyelerin tam sayısı bilinmemektedir. DAEŞ gibi örgütlere istihbaratların kolayca sızabilmektedir. Yaşanan tahliyelerin tam olarak ne olduğu muhtemelen hiç bir zaman gün yüzüne çıkmayacak ve şüpheler ve iddialar devam edecektir.