IŞİD’den Tedmur Hamlesi
10 Aralık 2016

Analiz – Haber / Suriye Gündemi

2015 yılı Mayıs ayında, IŞİD tarafından başlatılan bir operasyonla Humus’un doğusundaki stratejik Tedmur ve çevresi grup tarafından ele geçirilmiş, Mart ayında İdlib şehrini kaybeden Esed rejimi ağır bir yenilgi almıştı. 2015 yazına girilirken rejimin çökmekle karşı karşıya olduğu bir dönemde, İran’ın aktif olarak savaşa dahil olması ve Rusya’nın 2015 Eylül sonu itibariyle hava operasyonlarına başlaması, savaşın dengesini yeniden değiştirdi.

IŞİD’in Tedmur’u 2015 yılında ele geçirmesi üzerinden yaklaşık 1 yıl geçmişken, Rusya ve Şii milislerle desteklenen rejim güçleri, 2016 Mart ayında yeni bir taarruz başlattı ve 27 Mart’ta şehre yeniden hakim oldu. Rus ordusunun özel birliklerle karadan da dahil olduğu saldırıda çok yoğun çatışmalar yaşandı ve IŞİD’in savunma hatları çökertilerek şehre yeniden girildi. Buna karşın şehrin ele geçirilmesiyle taarruz sona erdi ve IŞİD hiçbir zaman tam anlamıyla şehirden uzaklaştırılamadı. IŞİD mevzileri şehrin doğu mahallelerine biraz uzaklıkta var olmaya devam etti.

IŞİD’den Yeni Saldırı

2016 yılı boyunca çok büyük kayıplar yaşayan IŞİD örgütü, Suriye ve Irak’ta kontrolü altında bulunan çok sayıda bölgeden çekilmek zorunda kaldı. Son olarak Halep’in kuzeyindeki Menbic, Cerablus gibi merkezlerini yitiren, Dabık’tan çıkarılan ve el-Bab şehrine saldırıya maruz kalan örgüt, gitgide çöle çekilmeye başladı. IŞİD’in Suriye’deki başkenti pozisyonundaki Rakka’da da ciddi baskı gören örgüt, kuzeyden ABD destekli YPG-SDG saldırılarıyla mücadele etmek zorunda kalıyor. Neredeyse bütün cephelerde çok güçlü baskı gören örgüt, rejimin Halep’teki saldırıyla meşgul olmasını fırsata çevirerek Humus’un doğusundaki Tedmur çevresine saldırdı.

7 Aralığı 8 Aralığa bağlayan gece başlayan saldırılarda Tedmur’un kuzeyindeki Huveysis çevresini hedef alan örgüt, bölgedeki rejim mevzilerinin büyük kısmını ele geçirdi. Ani bir baskınla hızlı bir biçimde ilerlemeye başlayan IŞİD, ilk anda aralarında T-55 ve T-62 bulunan en az 3 tankın yanı sıra, Anti Tank Kornet füzeleri de ele geçirdi.


IŞİD tarafından Humus’un doğusunda rejimden ele geçirilen T-55 tankı

Rejime bağlı güçler Halep’ten bölgeye takviye birlik sevk etmek isterken, Halep Hama yolu üzerindeki İsriye çevresinde rejim konvoyu Şam’ın Fethi Cephesi tarafından pusuya düşürüldü. Rejime ait çok sayıda araç kullanılamaz hale geldi. Konvoyun Doğu Humus’a ulaşan kısmın ise IŞİD tamamen imha ettiğini açıkladı.

Bu gelişmelerin ardından IŞİD ertesi gün de ilerleyişini sürdürerek Tedmur’un kuzey batısındaki Cezal petrol sahasına girdi ve Cihad petrol sahasına ulaştı. Aynı anda şehrin batısındaki tahıl ambarı çevresindeki rejim kontrol noktalarına yönelik bomba yüklü araç saldırı düzenleyen IŞİD, aynı anda Tedmur’un güneyinden de ilerlemeye çalışarak şehri kuşatmaya başladı. Bölgede çatışmalar hala sürüyor. Son olaraksa rejime bağlı güçler Şam çevresinden bölgeye sevkiyat yapmaya başladı.

Tedmur’un Saldırısının Hatırlattıkları

Son dönemlerde özellikle Halep merkezli rejime bağlı güçlerin ilerleyişi, rejimin ve müttefiklerinin gücüne dair bazı yanlış anlaşılmaları da beraberinde getiriyor. IŞİD’in Halep’te rejim operasyonu devam ederken Tedmur’a saldırması ve bölgede çok hızlı bir biçimde ilerleyebilmesi, Rusya, İran ve yabancı Şii milislerden çok yoğun destek alan rejimin, bütün bu desteğe rağmen aynı anda iki cephede savaşamadığını gösteriyor.

Rusya ve İran kontrolündeki Şii milis ordularıyla yürüttüğü savaş stratejisinde rejime bağlı güçler, scorched earth(yakıp yıkma) askeri doktrinini uyguluyor. Buna göre rejime bağlı güçlerin en büyük avantajı, belirli bir alana odaklanarak çok güçlü ateş gücü(Rus hava gücü ve askeri yardımı) ve insan gücüyle(on binlerce yabancı Şii savaşçı) o dar alandaki unsurları bütünüyle imha etmek.

Bu şekilde tek tek bir alana sıkıştırdığı muhalif bölgeleri tasfiye eden rejim güçleri, bu taktikle Şam çevresi, Humus ve bugün Halep’te pek çok bölgeyi ele geçirmeyi başardı. Savaş taktiği olarak hava gücü ve insan gücü avantajını çok iyi sağlayan bu taktiğe karşı muhaliflerin bir alana sıkışarak sürdürdüğü savunma taktiği etkisiz kalıyor. Buna karşın muhaliflerin geçtiğimiz yaz Halep’te operasyon devam ederken Hama’da taarruza geçtiklerinde çok hızlı bir biçimde ilerleyebilmesi, Rusya ve İran’ın desteğine rağmen rejimin zayıf noktasına işaret ediyor.