Muhalifler Doğu Guta ‘da Esad rejimi askerlerini kuşattı Ahrar uş Şam öncülüğündeki Suriyeli muhaliflerin doğu Guta’da başlattığı Harasta operasyonun ikinci aşamasında stratejik Mekanize Birliği Üssü ve 46. Alay kuşatma altına alındı. Operasyon kapsamında Okullar Bloğu, Şam Kırsalı Fırınlar Müdürlüğü, iki Cami ve bir çok mahalle ele geçirildi. Muhaliflerin açıklamalarına göre 350’den fazla bina rejimden ele geçirildi. Operasyon kapsamında muhaliflerin verdiği bilgilere göre 300’den fazla Esad rejimi savaşcısı ve rejimin generali Hasan El-Kurdi öldürüldü. Doğu Guta bölgesinde uzun zamandır sabit olan Harasta cephesindeki bu gelişmeler ile büyük muhasara içerisinde küçük bir muhasara oluştu. Doğu Guta yıllardır Esad rejimi tarafından abluka altında tutuluyor.

Suriye’de DAEŞ ile rejime bağlı güçler arasında ülkenin doğusunda yaşanan çatışmalar dışında en ateşli iki cephe, Hama ’nın kuzey kırsalı ve Halep’in güney kırsalındaki Hanasır hattı. Bu iki cephe hattında rejim güçleri ve müttefikleriyle muhalifler arasında zaman zaman şiddetlenen çatışmalar, belli bölgelerin karşılıklı olarak el değiştirmesiyle devam ediyor. Çatışmalar ara ara duraksama noktasına gelse de, rejim tarafının bu iki bölgede çok önceden askeri bir operasyona yönelik hazırlık yaptığı biliniyor. Rejimin bölgedeki rutini haline gelmiş olan karşı tarafın nabzını yoklamaya yönelik saldırı girişimleriyse durumu koruyor. Rejim’in sadırısı yoğun hava saldırıları ile desteklenirken, 27 Aralık’ta bir rejim Aero L-39 uçağı düşürülmüştü. Düşürülen uçağın pilotu muhaliflerce ölü olarak ele geçirildi. Pilotun ölüsünü HTŞ’nin savaşcıları ele geçirirken, uçağın düşürülmesini Ahrar uş Şam üstlendi. Manpads taşınabilir hava savunma füzesinin kullanımını gösteren video yayınlandı. Esad rejimin son saldırı dalgasında stratejik Ebu Dali beldesine ilaveten 6 ayrı yerleşim yeri ele geçirildi. ÖSO grupların, Ceys el Ahrar ve Ahrar uş Şam’ın destek kuvvetleri gönderdi. Gelen destek sonrasında karşı saldırıya geçen Suriyeli muhalifler, Ebu Dali ve bir kaç beldeyi geri aldı.

Rejim ve rejim yanlısı milisler bugünkü operasyonlarında stratejik öneme sahip Ebu Dali beldesini ele geçirdi. Ayrıca Hamdaniyah, tren istasyonunu ve Marak dağını muhaliflerden alabildi. Kuzey Hama’da devam eden çatışmalarda, rejim ayrıca Atsan beldesine saldırılarını devam ettirmekte. Evvelki gelişmeler: Rejim’in sadırısı yoğun hava saldırıları ile desteklenirken, 27 Aralık’ta bir rejim Aero L-39 uçağı düşürülmüştü. Düşürülen uçağın pilotu muhaliflerce ölü olarak ele geçirildi. Pilotun cesedini HTŞ’nin savaşcıları ele geçirirken, uçağın düşürülmesini Ahrar uş Şam üstlendi. Manpads taşınabilir hava savunma füzesinin kullanımını gösteren video yayınlandı. Esad rejimin son saldırı dalgasında stratejik Ebu Dali beldesine ilaveten 6 ayrı yerleşim yeri ele geçirildi. ÖSO gruplarından Ceys el Ahrar ve Ahrar uş Şam’da destek kuvvetleri gönderdi. Gelen destek sonrasında karşı saldırıya geçen Suriyeli muhalifler, Ebu Dali ve bir kaç beldeyi geri aldı.

Esed rejimi ve rejim yanlısı milislerin hava desteği ile başlattıkları Beit Jin operasyonunda önemli ilerleme kaydettiler. Beit Jinn bölgesinde abluka altında olan Suriyeli muhalifler, rejimin saldırılarına karşılık verselerde, rejim düzenli bir şekilde Beit Jin’deki Suriyeli muhaliflerden alan ele geçirmektedir. Dera’daki Suriyeli muhaliflerin Beit Jin’in ablukasını kıramaması üzerine, abluka altında olan muhaliflerin durumu git gide kötüye gitmiştir. Rejim ise Şam’ın etrafındaki Madaya ve Zebadani gibi bölgelerde uyguladığı böl kuşat, sonra anlaşma ile İdlib’e tahliye etme stratejisini Beit Jin’de de uygulamaya çalıştığı görülmektedir. Özellikle Arvan dağını (Tel Arvan) tutmaya çalışan muhalifler, dağın kontrolünü kaybetmeleri durumunda atış üstünlüğünü rejime kaybedeceklerdir. Bu durumda rejim muhaliflere daha kolay sıkıştırıp tahliye anlaşmasını kabul etmelerine yönelik ikna edebilir.

Deyr ez Zor’daki çatışmalar devam etmektedir. Fırat’ın batısında Rejim güçleri ile DAEŞ arasında yoğun çatışmalar sürerken, Fırat’ın doğusunda YPG ile DAEŞ arasında çatışmalar yaşanmaktadır. YPG ve Esed rejimin genel manada Fırat’ı aralarında sınır kabul edip birbirleriyle savaşmadıkları görülüyor. Petrol sahaları konusunda taraflar arasında gerilim yaşanmazken, anlaşmaya varıldığı rapor ediliyor. YPG DAEŞ’a karşı son dönemde ilerleme kaydedip Irak sınırına ulaşması sonrasında, Irak ve Suriye arasındaki çöl bölgelerini DAEŞ’ten ele geçirmeye çalışmaktadır. Diğer taraftan Esed rejimi Fırat’ın batısındaki tüm yerleşkeleri DAEŞ’ten ele geçirmesi sonrasında, çölden saldıran DAEŞ militanlarına karşı geri çekilmiş ve bazı beldelerin kontrolünü kaybetmiştir. Ebu Kemal ile Mayadin arasında oluşturulan hattı kesen DAEŞ, Fırat’ın batısındaki çöl bölgeleriyle ikmal hattını tekrar sağlamıştır. Fırat’ın doğusundan, Fırat’ın batısına saldıran DAEŞ, aynı zamanda Fırat’ın batısından da Fırat’ın doğusuna saldırmaktadır. Esed rejimi ve YPG ise kendi aralarında Fırat’ı sınır belirlediği görülüyor.

Hama‘nın kuzeydoğusunda ki çatışmalar devam etmekte. HTŞ öncülüğündeki Suriyeli muhalif gruplar, bir yandan Esed rejimi ile çatışırken, diğer yandan DAEŞ ile çatışmaktadır. Esed rejimi DAEŞ’ın kendi kontrol alanlarını geçip Suriyeli muhaliflere saldırmasına müsaade ettikten sonra[1], HTŞ DAEŞ militanlarını geri püskürtmüştü. Fakat HTŞ DAEŞ’ın bölgedeki varlığını bitiremeden, Esed rejiminin HTŞ’ye karşı taarruz başlatması sonucunda, HTŞ bazı köylerden geri çekilmek zorunda kalmıştı. Çatışmaların yoğunluğu HTŞ-DAEŞ ekseninden, HTŞ-Rejim eksenine kaymasıyla, Bölgedeki ÖSO grupları da çatışmalara katılmıştır. Esed Rejimi bölgede hava saldırıları gerçekleştirmektedir. Bu durumdan yararlanan DAEŞ, Suriyeli muhaliflerin kontrolündeki bazı köyleri ele geçirerek kontrol alanını genişletmiştir. Dikkat çeken diğer bir husus ise, DAEŞ ve Rejim arasında çatışma yasanmamasıdır. Dipnot: [1] www.suriye.libyagundemi.com 9 Ekim 2017 Tarihli "Esad Rejimi DAEŞ’in İdlib’e İlerlemesine İzin Mi Veriyor?" Harita

Türkiye-Suriye sınırının büyük kısmı YPG tarafından kontrol edilmektedir. YPG’nin kontrol ettiği bölgelerde Rus ve Amerikan Askeri Üsleri bulunmaktadır. Rus Askeri Üsleri Afrin bölgesinde iken, Amerikan Askeri Üsleri Menbiç’ten Haseke’ye kadar uzanan bölge üzerindedir. Türkiye-Suriye sınır kapılarının 6 tanesi Suriyeli muhaliflerce kontrol edilmektedir. 4 sınır kapısı ise YPG tarafından kontrol edilmektedir. 2 sınır kapısı ise Esed Rejiminin hakimiyeti altındadır. Fırat Kalkanı Harekatı ile özgürleştirilen bölgelerin yanısıra, Türkiye’nin İdlib İntikali’ harekatı sonucunda yeni askeri üssü kuruldu. Esed Rejiminin kontrol ettiği alanlarda ise Rus ve İranlı asker ve milis bulunmaktadır.

Esed rejimi ve rejim yanlısı güçler başlattıkları operasyon ile Irak-Suriye sınırı üzerinden Ebu Kemal beldesine ulaştılar. Irak tarafındaki El Kaim beldesinin Irak ordusu tarafından ele geçirilmesi üzerine başlayan harekatın amacı Ebu Kemal’ı ele geçirip El Kaim ile irtibat kurmak. Esed Rejimi ve Rejim yanlısı güçler Rusya’nın hava desteğine rağmen Ebu Kemal’e girselerde, DAEŞ’ın karşı koymasıyla şehir önlerine geri çekilmek zorunda kaldılar. Diğer yandan ABD’nin YPG’ye sağladığı hava desteği ile Deyr ez zor bölgesinde yeni alanlar ele geçirdi. Deyr ez zor’da Fırat nehrinin doğusunda kalan petrol sahaların yoğun olduğu bölge git gide YPG’nin kontrolü altına girmektedir.

Ahrar uş Şam Hareketi doğu Guta’da Harasta bölgesindeki mekanize üssüne saldırı başlattı. Operasyon bölgede bulunan Feylak ur Rahman birlikleri tarafından havan atışları ile desteklendi. Ahrar uş Şam’ın Doğu Guta’da başlattığı saldırıda mekanize üssünü ve 46. Alayı havan ve topçu atışları ile hedef alırken bir kaç mevziyide ele geçirdi. Rejim yanlısı kaynaklara göre komando merkezi Ahrar uş Şam tarafından ele geçirilirken, 46. Alay ve mekanize üssü Rejim ve Rejim yanlısı güçlerin elinde. Diğer taraftan Ahrar uş Şam tarafından yayınlanan videolarda, mekanize üssü’nü iç kısımlarına doğru girildiği görülmekte.

Esed rejiminin resmî haber ajansı SANA, Deyr ez Zor’un doğu kırsalında, Irak sınırındaki Ebu Kemal beldesinin DAEŞ’ten tamamen geri alındığını duyurdu.