Türkiye’nin ve Rusya’nın öncülüğünde 30 Aralık 2016’de Suriye’de ateşkes ilan edilmesinin ardından Astana süreci başlatıldı. Ocak 2017’den bu yana devam eden Astana süreci kapsamında Suriye’nin çeşitli bölgelerde dört çatışmazlık bölgesi oluşturuldu. Türkiye ve Rusya, sürecin garantörü olmakla birlikte ateşkes ihlallerini de düzenli olarak raporluyor.  Daha önceki aylarda olduğu gibi, 2017 Ekim ayında raporlanan ateşkes ihlal raporlarında, Türkiye’nin ve Rusya’nın kayıtlarının farklı olduğu görülüyor.

CENTCOM’un resmi verilerine göre, ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon Ekim ayında toplam 475 hava saldırısı gerçekleştirdi. Bu hava saldırılarının 360’ı Rakka operasyonu kapsamında, Rakka şehrindeki DAEŞ hedeflerine karşı gerçekleştirildi. YPG’nin Rakka operasyonu bitmesiyle, uluslararası koalisyonun düzenlediği hava saldırılarında önemli oranda bir azalma görülmekte. Rakka sonrasında uluslararası koalisyon Deyr ez-zor ve Ebu Kemal üzerine yoğunlaştığı görülüyor. Bu bölgedeki hava saldırıları YPG’nin Deyr Ez-zor bölgesindeki petrol sahalarını ele geçirmesine yönelik verilen destektir. Aynı zamanda bölgede YPG ile Esed rejimi ve rejim yanlısı milisler arasında petrol bölgelerini ele geçirmek için bir yarış devam etmektedir. Geçen son 4 aydaki yoğun hava bombardımanına kıyasen, Rakka operasyonunun bitmesiyle nicelik açısından önemli bir düşüş görülmekte.

,

,

,

,

,

Astana görüşmelerinde varılan ateşkes anlaşmasının gözetimi için bir Türk ve bir Rus heyeti görevlendirildi. Rus heyeti muhaliflerin ateşkes ihlallerini raporlarken, Türk heyeti rejim ve rejim yanlısı milislerin ateşkes ihlallerini raporlamaktadır. DAEŞ ve Nusra’nın kontrolünde olan bölgeler varılan anlaşma gereğince ateşkesin kapsamına girmemektedir. İnfografik’teki veriler Rus Savunma Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde günlük paylaşılan bildirilerden alınmıştır.

,

,