ZEYNEBİYYUN TUGAYI Zeynebiyyun Tugayı, ismi Hz. Peygamber’in kızı Hz. Fâtıma’nın Hz. Ali’den olma kızı Hz. Zeyneb’e isnad edilen, Suriye’de Esed rejimine destek veren İran destekli bir milis grubudur. 2015 yılında kurulan Zeynebiyyun Tugayı, mezhebi-siyasi sebeplerle Pakistan’dan ayrılmak zorunda kalıp İran’a iltica eden ya da Kum ve Meşhed gibi şehirlerde medrese eğitimi alan Pakistanlı Şiilerden oluşmaktadır. İran’ın Kum kentindeki Camiatu’l Mustafa el-Alemiye Üniversitesi’nde okuyan Pakistanlı öğrencilerden Zeynebiyyun Tugayı’na yoğun katılım olduğu iddia edilmiştir.[1] Halep ve Şam bölgelerinde varlık gösteren grup üyeleri, Suriye’de bulunmalarını Şam’daki Seyyide Zeynep Türbesi’ni savunmakla açıklamaktadırlar. Pakistan Şiilerinin ruhani lideri Hadi Nekevi’nin Pakistan’dan Suriye’ye savaşçı sevkinde etkili olduğu iddia edilmiştir. [2] Üye sayısı iki bin olarak tahmin edilen Zeynebiyyun grubu hakkında sınırlı bilgi paylaşımının yapılma sebebi İran-Pakistan ilişkilerinin zedelenmemesi amacıdır. Başka bir sebep de savaşçı kimliklerinin Pakistan istihbaratınca deşifre olmasının önüne geçmektir.[3] Pakistan Savunma Bakanlığı, 2016 yılında Zeynebiyyun Tugayı’na katılmak için İran’a kaçak yollarla geçmek isteyen 39 kişinin, Civani kenti açıklarında durdurulan bir kayıkta 3’ü İranlı 13 kişinin yakalandığını, Suriye’de savaşan vatandaşalarının ulusal güvenlik için tehdit oluşturduğunu açıklamıştır. Pakistan’ın kuzeybatısındaki Şii yoğunluklu bölgelerde Şii mescitlerine yapılan intihar saldırılarının Zeynebiyyun Tugayı’na katılımı tetiklediği de gözlemlenmiştir. [4] Zeynebiyyun Tugayı komutanlarından İranlı Ali Rıza Cilani 2017’de Suriye’nin Ebu Kemal şehri yakınlarında DAEŞ’e yönelik gerçekleştirilen operasyonda hayatını kaybetmiştir.[5] Suriye’de İran adına verilen vekâlet savaşında etkin rol alan Zeynebiyyun Tugayı’nın iç savaş sonrası akıbeti merak konusudur. Askeri eğitimleri Devrim Muhafızları tarafından verilen, Pakistan’dan Suriye’ye İran etkisiyle seferber olan Zeynebiyyun Tugayı, İran’ın Çin sınırından Akdeniz’e uzanan milis koridoruna ve mezhepsel nüfuzuna en bariz örnektir. İnfografik Adem Yılmaz’ın çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] http://www.farsnews.com/newstext.php?nn=13950503001182[2] https://www.radiofarda.com/amp/f8-shia-militia-in-iraq-and-syria/27071518.html[3] http://www.atlanticcouncil.org/blogs/syriasource/shia-pakistani-fighters-in-syria[4] http://diyaruna.com/fr/articles/cnmi_di/features/2017/03/10/feature-03[5] https://www.tasnimnews.com/fa/news/1396/09/25/1602582/%D8%A2%D8%AE%D8%B1%DB%8C%D9%86-%D8%AA%D8%B5%D8%A7%D9%88%DB%8C%D8%B1-%D8%A7%D8%B2-%D9%81%D8%B1%D9%85%D8%A7%D9%86%D8%AF%D9%87-%D8%A7%DB%8C%D8%B1%D8%A7%D9%86%DB%8C-%D8%AA%DB%8C%D9%BE-%D8%B2%DB%8C%D9%86%D8%A8%DB%8C%D9%88%D9%86-%D9%81%DB%8C%D9%84%D9%85

İmam Buhari Ketibesi Genelini Özbek kökenli savaşçıların oluşturduğu İmam Buhari Ketibesi’nin asıl merkezi Afganistan’da bulunmaktadır. Özbek savaşçılar 2012 yılından itibaren Suriye’ye gelse de grubun teşkil edilmesi 2014 yılının sonunu bulmuştur. İmam Buhari Ketibesi’nin Suriye ve Afganistan şubeleri de, Afganistan İslam Emirliği’ne (Taliban) biat etmiştir. Grup yapmış olduğu son medya paylaşımlarında da kendisini (Afganistan İslam Emirliği – İmam Buhari Ketibesi) olarak isimlendirmektedir.[1] Afganistan’da uzun yıllar savaşan ve ciddi bir savaş tecrübesi bulunan Selahaddin el Özbeki uzun süre gruba liderlik yapmıştır. 28 Nisan 2017 tarihinde 4 arkadaşı ile birlikte suikaste uğramış ve hayatını kaybetmiştir.[2] Selahaddin el Özbeki’nin suikaste uğrayarak hayatını kaybetmesinin ardından grubun liderliğine Ebu Yusuf el Muhacir gelmiştir.[3] İmam Buhari Ketibesi Suriye’de muhalifler tarafından organize edilen birçok operasyona iştirak etse de asıl merkezlerinin Lazkiye/Türkmen Dağı bölgesinde bulunduğu tahmin edilmektedir. En son rejimin Doğu Guta bölgesine yönelik gerçekleştirdiği operasyona karşı muhaliflerin rejime saldırı yapmak için Kernaz bölgesinde ki operasyonuna katıldığı bilinen grubun 400 ila 600 arasında savaşçı sayısına sahip olduğu düşünülmektedir. Heyet Tahriru’ş Şam ile Cephe Tahrir Suriye arasında yaşanan çatışmalara ilişkin bir beyanat yayınlayan grup asıl düşman olan Esad rejimine odaklanılması gerektiğini bildirmiştir.[4] İmam Buhari Ketibesi, 22 Mart 2018 tarihinde ABD tarafından terör örgütlerine listesine eklenmiştir. Yapılan açıklama da grubun El Kaide/Nusra bağlantısına dikkat çekilmiş ancak Afganistan’daki varlığına değinilmemiştir.[5] ABD’nin yapmış olduğu açıklama da grubu El Kaide/Nusra örgütleri ile ilişkilendirmesine karşın İmam Buhari Ketibesi, Suriye sahasında sürekli olarak Ahrar uş Şam grubu ile birlikte hareket etmektedir. İmam Buhari Ketibesi HTŞ-Ahrar çatışmaları esnasında HTŞ tarafından saldırıya uğramıştır. Nureddin Zengi ve Ahraru’ş Şam hareketinin oluşturduğu Cephe Tahrir Suriye (CTS) bir beyanat yayınlayarak İmam Buhari Ketibesi’nin hiçbir terör örgütüyle veya radikal grup ile bağlantısının olmadığını ve bağımsız yapıda olduğunu belirtmişlerdir. İnfografik Kutluhan Görücü‘nün çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] İmam Buhari Cemaati pusu görüntülerini paylaştı, Mepa News, https://www.mepanews.com/imam-buhari-cemaati-pusu-goruntulerini-paylasti-12943h.htm[2] Al Qaeda affiliated Uzbek leader assassinated in Syria, Long War Journal, https://www.longwarjournal.org/archives/2017/04/al-qaeda-affiliated-uzbek-leader-assassinated-in-syria.php?utm_source=Sailthru&utm_medium=email&utm_campaign=EBB%205.01.2017&utm_term=Editorial%20-%20Military%20-%20Early%20Bird%20Brief[3] State adds Uzbek jihadist group to terror list, Long  War Journal, https://www.longwarjournal.org/archives/2018/03/state-adds-uzbek-jihadist-group-to-terror-list.php[4] https://twitter.com/KutluhanKGrc/status/968586190713753607[5] https://www.state.gov/r/pa/prs/ps/2018/03/279454.htm

Ayşe Hiso Ayşe Hiso, 1978 yılında Suriye’nin Halep eyaletine bağlı Afrin kentinde doğmuştur. PKK/KCK’nın dağ kadrosu ile yakın ilişkilere sahip olduğu bilinen Ayşe Hiso’nun örgüte katılım sağladığı tarih hakkında net bir veri bulunmamaktadır. 90’lı yıllarda Irak’ın Zap bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasında çıkan çatışmalarda kendisi ile aynı ismi taşıyan bir akrabasının öldüğü ifade edilmektedir.[1] 2004 yılında Suriye’de Haseke eyaletinin Kamışlı kentinde kurulan ve Yekitiya Star adı verilen kadın örgütlenmelerinde 6 yıl faaliyet yürüttüğü bilinmektedir. Bu örgütlenmenin adı ilerleyen yıllarda Kongre Star olarak değiştirilmiştir. Ayşe Hiso, bu yapılanmada da görev almıştır. Suriye savaşının ortaya çıkması ile birlikte Suriye’ye tekrar dönen Ayşe Hi so, TEV-DEM örgütlenmesinin yönetim kurulu üyeliğinde bulunmuş ve bu örgütlenmenin kadın yapısnın başkanlığını yapmıştır.[2] Ayşe Hiso, 27-28 Eylül 2017 tarihinde  Rimelan kasabasında gerçekleştirilen  PYD’nin 7. kongresinde Salih Müslim ve Asya Abdullah’ın yerine Şahoz Hasan ile birlikte eşbaşkan seçilmiştir.[3] PYD eşbaşkanlığına seçildikten sonra basına demeç veren Ayşe Hiso, Abdullah Öcalan’a atıflarda bulunarak gerçekleştirdikleri direnişi ‘’Kadın Özgürlük Mücadelesi’’ olarak görerek, kadın kimliğini vurgulamıştır. Şahoz Hasan’a göre daha pasif bir etkinlik gösteren Ayşe Hiso’nun, geçmiş örgütsel bağları PKK/PYD ve SDG ilişkilerinin organik bağını göstermektedir. İnfografik Kutluhan Görücü‘nün çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] Bünyamin Keskin, PYD’s new Shadow Leaders: Shahoz Hasanand Aisha Heso, The New Turkey, https://thenewturkey.org/pyds-new-shadow-leaders-shahoz-hasan-and-aisha-heso/[2] Bünyamin Keskin, PYD’s new Shadow Leaders: Shahoz Hasanand Aisha Heso, The New Turkey, https://thenewturkey.org/pyds-new-shadow-leaders-shahoz-hasan-and-aisha-heso/[3] PYD’de yönetim değişikliği, Amerikan’ın Sesi, https://www.amerikaninsesi.com/a/pydde-yonetim-degisikligi/4050136.html    

Fatimiyyun Tugayı Suriye’de Esed rejimine destek veren yabancı savaşçı topluluklardan birisi de Afganistanlı Hazaralardır. Afgan savaşçılar 2012’de Irak menşeli grup Abul Fazl el-Abbas bünyesinde yer alırken sayılarının artmasıyla 2013’te Fatimiyyun Tugayı’nı kurmuşlardır. [1] İran’ın müttefiki Esed’i ayakta tutmak için Suriye’de mobilize ettiği silahlı gruplar içinde Hizbullah’tan sonra en etkilisi olan Fatimiyyun Tugayı,  Afgan Şii Hazaralar’dan oluşmaktadır. Grubun temelini 2011 öncesi Suriye’ye sığınan, Şam güneyinde Seyyide Zeyneb türbesi yakınlarına yerleşen Hazaralar oluşturmaktadır. İyi derecede Arapça bilmelerinden ötürü koordinasyonu sağlamakta zorluk çekmeyen bu kesim, savaş başlangıcında Şam güneyinde ciddi direnç göstermiştir. İran’ın Tahran ve Meşhed başta olmak üzere ülke genelinde mülteci konumunda bulunan Afganları seferber etmesiyle birlikte Fatimiyyun Tugayı’nın üye sayısı 20 bini bulmuştur. İran’ın Kabil ve Herat’ta açtığı seyahat acenteleri, hüseyniye ve bazı kurumlar vesilesiyle Afganistan’dan Suriye’ye savaşçı sevkettiği de iddia edilmektedir. [2] Halep ve Deraa gibi en zor cephelerde savaştırılan Fatımıyyun Tugayı’nın bugüne dek verdiği kaybın 2 binden fazla olduğu ifade edilmektedir. [3] Büyük çoğunluğu fakir, işsiz ve eğitim seviyesi düşük Afgan gençlerden oluşan Fatimiyyun Tugayı üyelerinin motivasyon kaynakları içinde Seyyide Zeyneb ve Seyyide Rukiyye türbelerini savunmak büyük önem arz etmektedir. Fatimiyyun Tugayı, İran tarafından her türlü askeri, lojistik ve maddi desteği görmektedir. 2016’da Lazkiye’de hayatını kaybeden Fatimiyyun Tugayı komutanı Murteza Atayi, bir röportajında Afgan savaşçıların aylık 2.500.000 tümen maaş aldığını ifade etmiştir.[4] Başka bir kaynak İran’ın 600 dolar maaş verdiğini söylemektedir. [5] Hayatını kaybeden Fatimiyyun Tugayı milisleri için İran’da düzenlenen, devlet erkanından önemli isimlerin katıldığı kalabalık cenaze törenleri Afgan mültecilerin milis olarak devşirilmesinde etki etmektedir. Diğer İran destekli Şii milis grupları gibi Fatimiyyun milislerinin de temel motivasyon kaynağı Seyyide Zeynep türbesini savunmaktır. [6] Suriye’nin demografik yapısının İran lehine değiştirilmesi için ayrı bir önem ifade eden Fatimiyyun Tugayı, suriye-Irak sınırındaki Bukemal şehrinin Daeş’ten ele geçirilmesi sonrası “Zeynep  ve Rukiyye seyyidelerinin  hürmetine Suriye’nin bağımsızlığını kazanmasıyla davamızın devamı için her yere gitmeye hazırız” açıklamasını yapmıştır. [7] İnfografik Adem Yılmaz‘ın çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] https://iramcenter.org/iran-in-afgan-lejyonerleri-fatimiyyun-tugayi/[2] https://iramcenter.org/iran-in-afgan-lejyonerleri-fatimiyyun-tugayi/[3] https://www.radiozamaneh.com/375496[4] https://www.youtube.com/watch?v=qhrQvxWhOP8&app=desktop[5] https://www.nytimes.com/2017/06/30/opinion/sunday/iran-afghanistan-refugees-assad-syria.html[6] http://www.suriyegundemi.com/2017/12/17/rejim-yanlisi-sii-milislerin-profilleri-motivasyonlari/[7] http://www.suriyegundemi.com/2017/11/29/iranin-etno-politik-siyasetinde-afgan-milisler-ve-suriye-sonrasi-senaryolar/

Kandil’in Suriye’deki siyasi ağı; PYD eşbaşkanı Şahoz Hasan Doğum tarihine ilişkin bir bilgi bulunmayan Şahoz Hasan, Suriye’nin Haseke eyaletinde doğmuştur. Yerel meclis seçimlerinde de Haseke’nin Salihiye mahallesinde oyunu kullanmıştır. 1995 yılında PKK’ya katılım sağladığı iddia edilen Şahoz Hasan, 2011 yılına kadar Kandil bünyesinde faaliyetlerini yürütmüştür. Kandil’den ayrıldıktan sonra Öcalan’ın fikirlerini merkeze aldığı ‘’Halkların Baharı’’ adlı makalesi PKK’nın resmi internet sitesinde yayımlanmıştır. Şahoz Hasan ile Öcalan’ın yer aldığı bir fotoğraf dahi bulunmaktadır.[1] 2011 yılında Suriye savaşının başlamasına  müteakip TEV-DEM organizasyonu içerisinde siyasi faaliyetler yürütmüş özellikle de medya alanına yoğunlaşmıştır. Şahoz Hasan’ın Demokratik Basın Birliği koordinasyon üyeliği görevi de bulunmaktadır. 2013 yılından itibaren aktif olarak PYD içerisinde faaliyetlere başlayan Şahoz Hasan, Ayn El Arap (Kobani) kentinin liderlik kadrosunda yer almıştır. 2015 yılında Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) siyasi kanadı olan Suriye Demokratik konseyine üye olan Şahoz Hasan aynı zamanda Kuzey Suriye Demokratik Federasyonunun da kurucu üyesi olmuştur.[2] Şahoz Hasan, 27-28 Eylül 2017 tarihinde gerçekleştirilen PYD’nin 7. kongresinde Salih Müslim ve Asya Abdullah’ın yerine Ayşe Hiso ile birlikte eşbaşkan seçilmiştir. Arap aşiretlerle sahip olduğu iyi ilişkiler dolayısıyla bu göreve getirildiği düşünülmektedir. Eşbaşkan seçildikten sonra verdiği bir röportajda; ‘’Biz parti olarak önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesini, paradigmasını esas alıyoruz’’ ifadelerini kullanan Şahoz Hasan, PYD/PKK ve SDG’nin organik ilişkisini gözler önüne sermektedir.[3] İnfografik Kutluhan Görücü‘nün çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] Bünyamin Keskin, PYD’s new Shadow Leaders: Shahoz Hasanand Aisha Heso, The New Turkey, https://thenewturkey.org/pyds-new-shadow-leaders-shahoz-hasan-and-aisha-heso/[2] Bünyamin Keskin, PYD’s new Shadow Leaders: Shahoz Hasanand Aisha Heso, The New Turkey, https://thenewturkey.org/pyds-new-shadow-leaders-shahoz-hasan-and-aisha-heso/[3] PYD eş başkanları Hiso ve Hasan: Özgür, demokratik, federatif bir Suriye istiyoruz, Siyasi Haber, http://siyasihaber3.org/pyd-es-baskanlari-hiso-ve-hasan-ozgur-demokratik-federatif-bir-suriye-istiyoruz

Hüseyin Hamedani Hüseyin Hamedani 1960’ta Huzistan’a bağlı Abadan’da doğmuştur. Babası petrol rafinerisinde işçi olarak çalışmaktaydı. Küçük yaşta babasını kaybeden Hamedani, eğitimini yarıda bırakıp Tahran’da ilaç fabrikasında işçi olarak çalışmıştır. Bu yıllarda İran Şahı’na karşı başlayan muhalif gösterilere katılmış ve hapis yatmıştır. Devrim Muhafızları’nın İran batısındaki Kürdistan ve Hamedan gibi eyaletlerde tesisini sağlamıştır. Hamedani, 79 devriminden sonra Merivan ve Pave şehirlerindeki ayaklanmaları bastırmakta etkin rol oynadı. [1] 1980-1988 İran-Irak savaşında önemli görevlerde bulunan Hüseyin Hamedani, devrim rehberi Ali Hamanei’ye olan itaat ve yakınlığı sebebiyle kritik görevlere getirilmiştir. 1995 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ne giderek iç savaşta ayaklanan gruplara karşı ülke yönetimine destek vermiştir.[2] 2005 yılında Devrim Muhafızları Genel Komutan Yardımcılığı’na getirilen Hamedani, 2009 yılında yapılan tartışmalı cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası Yeşil hareketinin başlattığı gösteriler başkentte yoğunlaşınca Devrim Muhafızları Tahran Komutanlığı görevine getirilip, gösterilerin bastırılmasında büyük rol oynamıştır. 2011’de Suriye’de halk gösterilerinin başlamasıyla birlikte Şam’a gitmiştir. Suriye’de “askeri danışmanlık” için bulunduğunu dile getiren Hamedani, kültürel faaliyetlere de önem vermiştir. Suriyeli gençleri ideolojik anlamda yetiştirmek maksadıyla “Keşab” isminde eğitim grupları kuran Hamedani, bu grubun kuruluş amacını “Suriyeli Sünni, Alevi ve Şii gençlerin maneviyat, vahdet ve dayanışmasını artırmak, hedeflerimizi sonuca daha açık ulaştırmak için böyle bir yol izledik” sözleriyle açıklamaktadır. [3]İran eski Sanat ve Edebiyat Kurumu Başkanı Güiali Babayi’nin verdiği mülakata göre, Hamedani siyasi-dini kitapların Farsça’dan Arapça’ya çevirisi için Mısırlı mütercimleri istihdam etmiştir. Suriye Ordusu’nun seküler kimlikten İran Ordusu’na benzer bir yapıya evrilmesinde Hamedani’nin önemli etkisi olmuştur. [4] Hamedani, Suriye’nin yeniden imarı için İran’ın tüm şehirlerinde yardım dernekleri açtırmış, Suriyelilere inşaat işlerinin öğretimi için “Cihad el-Bena” isminde bir kurum kurmuştur. Hüseyin Hamedani İran’da katıldığı bir söyleşide “Kasım Süleymani İran’dan bir ordu götürüp Suriye’deki savaşı bitirelim istedi, fakat Rehberin (Ali Hamanei) tedbiriyle bu ülkenin Sünni ve Şiilerinden oluşan, Suriye’nin 14 vilayetinde faaliyeti bulunan ikinci bir Hizbullah teşkil ettik, 42 tugay, 138 tabur kurduk. 70 bin savaşçıdan oluşan Halk Gücü oluşturduk, bu savaşçıların 30 bini İran’da eğitim gördü. Yeni oluşturulan güçlerle birlikte 130 köyü ele geçirdik, bu bizim iftiharımızdır” açıklamasında bulunmuştur. Ayrıca sadece Suriyeli Şiilerden oluşan “Kuvvet el-Rıza” isimli askeri birlik kurmuştur. [5] İran Devrim Muhafızları’na bağlı yurtdışı özel operasyonlar birimi olan Kudüs Gücü Lideri Kasım Süleymani’nin Suriye’de yardımcılığını yapan Hamedani, 2013’te Şam’daki evi yakınlarında düzenlenen suikast girişiminden kurtulmuştur. Hüseyin Hamedani, 9 Ekim 2015’de Halep’in güneydoğusundaki Hanasır-Esirya yolunda Hama kuzeyine hareket ederken öldürülmüştür. Devrim Muhafızları Genel Komutanı Tümgeneral Muhammed Ali Cafer, “Suriye halkı Hamedani’ye borçludur, zira kendisi olmasaydı kuşkusuz Şam düşecekti” açıklamasında bulunmuştur. Hüseyin Hamedani, İran Devrim Muhafızları’nın Suriye’de öldürülen en üst düzey ismidir. Ölümünden sonra Tuğgeneral unvanına layık görülmüştür.[6] İnfografik Adem Yılmaz‘ın çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] https://www.tasnimnews.com/fa/news/1396/07/15/1536480/%D9%86%D8%A7%D8%A8%D8%BA%D9%87-%DB%8C-%D8%AC%D9%86%DA%AF-%D9%87%D8%A7%DB%8C-%D9%86%D8%A7%D9%85%D9%86%D8%B8%D9%85-%D8%B3%D8%B1%D8%AF%D8%A7%D8%B1%DB%8C-%DA%A9%D9%87-%D8%B3%D9%88%D8%B1%DB%8C%D9%87-%D8%B1%D8%A7-%D8%A7%D8%B2-%D8%B3%D9%82%D9%88%D8%B7-%D8%AD%D8%AA%D9%85%DB%8C-%D9%86%D8%AC%D8%A7%D8%AA-%D8%AF%D8%A7%D8%AF[2] https://www.mehrnews.com/news/2937068/%D8%AE%D8%A7%D8%B7%D8%B1%D9%87-%D8%B3%D8%B1%D8%AF%D8%A7%D8%B1-%D9%87%D9%85%D8%AF%D8%A7%D9%86%DB%8C-%D8%A7%D8%B2-%D9%85%D8%A7%D9%85%D9%88%D8%B1%DB%8C%D8%AA-%D8%A2%D9%81%D8%B1%DB%8C%D9%82%D8%A7-%D8%AA%D8%A7%D8%AB%DB%8C%D8%B1%DA%AF%D8%B0%D8%A7%D8%B1%DB%8C-%D8%AF%D8%B1-%D8%A7%D8%B1%D8%AA%D8%B4-%DA%A9%D9%86%DA%AF%D9%88[3] http://www.dw.com/fa-ir/%D8%A8%D8%B1%DA%AF%D9%87%D8%A7%DB%8C%DB%8C-%D8%A7%D8%B2-%DA%A9%D8%A7%D8%B1%D9%86%D8%A7%D9%85%D9%87-%D9%81%D8%B1%D9%85%D8%A7%D9%86%D8%AF%D9%87-%DA%A9%D8%B4%D8%AA%D9%87-%D8%B4%D8%AF%D9%87-%D8%B3%D9%BE%D8%A7%D9%87-%D8%AF%D8%B1-%D8%B3%D9%88%D8%B1%DB%8C%D9%87/a-18772947[4] http://www.ana.ir/news/291905[5] https://www.radiofarda.com/amp/f35_hamednai_guard_corps/27305350.html[6] https://www.radiofarda.com/amp/f35_hamednai_guard_corps/27305350.html  

Wagner Grubu Kurulduğu tarihe ilişkin herhangi bir veri bulunmayan Wagner Grubu’nun ağırlığı Suriye’de ve ardından Ukrayna’da olmak üzere çatışma bölgelerinde faaliyet gösterdiği bilinmektedir.[1] Wagner Grubunun paraları askerlerinin sayısı net olarak bilinmese de çeşitli haberlere ve akademik metinlere yansıyan şekilde 1.000 ila 3.000 arasında olduğu söylenmektedir. Grubun liderliğini 2013 yılına kadar Rusya Ordusunda Yarbay olarak görev yapan Dmitriy Utkin’in yaptığı belirtilmektedir. Dmitriy Utkin, ABD’nin yaptırım listesinde bulunuyor. Dmitriy Utkin’in 9 Aralık 2016 tarihinde Anavatan Kahramanları Günü resepsiyonuna katılarak Vladimir Putin eliyle madalya alması grubun devlet ile olan ilişkisinin nişanesi olarak görülmektedir.[2] Grup üyelerinin Rusya’da tahsis edilmiş arazilerde her türlü silahı kullanabilecek şekilde ağır ve zorlu bir eğitime tabi tutuldukları ve ardından da çatışma bölgelerine transfer edildikleri ifade edilmektedir. Wagner Grubunun paralı askerleri ortalama bir Rus subayından daha yüksek maaş aldığı ve rakamların 1.400 ila 4.500 dolar arasında değiştiği belirtilmektedir.[3] Resmi olarak varlıkları bugüne dek kabul edilmeyen ve kanunen kuruluşu yasak olan Wagner Grubunun, ölen paralı askerlerinin cenazeleri ailelerine özel olarak gönderilmekte ve cenaze merasimi yapılmamaktadır. 7 Şubat 2018 tarihinde ABD öncülüğündeki koalisyon uçaklarının Deyr ez Zor’da düzenlendiği hava saldırılarında onlarca Wagner Grubu askerinin hayatını kaybettiği iddia edilmektedir. Bazı kaynaklar bu rakamı yüzlerce olarak ifade etmiştir.

Afrin Yürütme Konseyi Eş Başkanı Hêvî İbrahim Mustefa Hêvî İbrahim Mustefa, 1967 yılında Halep eyaletine bağlı Afrin kentinin Mabeta kasabasında doğmuştur. 1937-1938 yılları arasında Tunceli’de yaşanan hadiselerden sonra Afrin’e göç etmek zorunda kaldıkları söylensede Tunceli ile bir bağları bulunmamakta. Aslen Maraş veya Adıyamam kökenli olduğu tahmin edilmektedir 1987-2012 yılları arasında Halep’te öğretmenlik yapan Hêvî Mustefa, Suriye’de yaşanan savaş sebebiyle 2012 yılında Afrin kentine dönmüştür. 29 Ocak 2014’te Afrin’de ilan edilen özerk kantonun Yürütme Konseyi Başkanlığına getirilmiştir. Afrin Yürütme Konseyi Eş Başkanlığına getirildikten sonra Avrupa’ya ziyaretler düzenleyerek Avrupa Birliği yetkilileri ile görüşmüştür. Çeşitli süreçlerde Kürt, Arap, Batı ve PKK basınına açıklamalarda bulunarak Afrin bölgesi hakkında bilgiler vermiş, kendisinin Alevi, Kürt ve kadın kimliğini vurgulamıştır.[1] TSK ve ÖSO’nun başlatmış olduğu Zeytin Dalı Harekatı sonrası Washington Post gazetesine bir köşe yazısı yazarak ve ABD ve Batı’dan destek istemiş ve kamuoyunun gündemine girmiştir.[2] Basına yapmış olduğu açıklamalarda Öcalan’ın Kürt halkının lideri olduğunu iddia etmiş ve onun ilkelerini temel prensip edindiğini belirtmiştir.[3] PKK’ya meşruiyet sağladığı açıklamaları da PYD-PKK arasındaki organik bağa kanıt oluşturmaktadır.

İlhami Balı/Ebu Bekir Kod adı Ebu Bekir olan İlhami Balı, 1982 yılında Suudi Arabistan’ın Tebük şehrinde doğdu. Hatay/Reyhanlı nüfusuna kayıtlı olan İlhami Balı’nın Reyhanlı sanayisinde bir elektrikçi dükkanında çalıştığı ve bir dönem Reyhanlıspor da oynadığı belirtilmektedir.[1] Geçmişte El Kaide üyeliğinden 3 yıl hapis yatan İlhami Balı, Suriye savaşının başlamasının ardından 2012 yılında sınırı geçerek önce Nusret Cephesine ardından DAEŞ’e katılmıştır. DAEŞ’e katılımının ardından DAEŞ’in sınır emirliğine kadar yükseldiği bildirilen İlhami Balı’nın sınırda örgüte eleman devşirmek ve Türkiye’deki hücreleri finanse etmek için gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinin kayıtları medyaya yansımıştır.[2] 142 kişinin hayatını kaybettiği Diyarbakır’daki HDP mitingi, Ankara Garı ve Suruç’taki canlı bomba saldırılarının talimatçısı olduğu iddia edilmektedir. Örgütte ki görev tanımı ve mevkisi tam olarak bilinmeyen İlhami Balı’nın DAEŞ’in sınır bölgelerini kaybetmesinin ardından Rakka’ya,  ABD-PKK-DAEŞ anlaşması sonucunda da Rakka’dan tahliye edilerek Mayadin bölgesine geçtiği iddia edilmektedir.[3] El Bab’ta gerçekleştirilen sınır ötesi operasyon neticesinde İlhami Balı’nın eşi Hülya Balı’nın ele geçirildiği önce Azez’e ardından da Kilis’e getirilerek sorgulandığı ve İlhami Balı’nın hayatta olduğu bilgisini verdiği belirtilmiştir.[4] Terör örgütü DAEŞ üyesi İlhami Balı, İçişleri Bakanlığının yayımladığı aranan teröristler listesinde kırmızı kategoride 1. sayfada 3.sırada yer almaktadır. Bakanlık Balı için 4 milyon dolar ödül koymuştur.[5] İnfografik Kutluhan Görücü‘nün çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] IŞİD Türkiye sorumlusu İlhami Balı’dan tehdit: O düğünü patlatırım, BirGÜN, https://www.birgun.net/haber-detay/isid-turkiye-sorumlusu-ilhami-bali-dan-tehdit-o-dugunu-patlatirim-152002.html[2] IŞİD emiri İlhami Balı’nın ses kayıtları çıktı, Habertürk, http://www.haberturk.com/gundem/haber/1264043-isid-emiri-ilhami-balinin-ses-kayitlari-cikti[3] Büyük şüphe: O DEAŞ’lılar konvoyda mıydı, Hürriyet, http://www.hurriyet.com.tr/buyuk-suphe-o-deaslilar-konvoyda-miydi-40650867[4] DEAŞ’lı teröristin eşine sınır ötesi operasyon, Habertürk, http://www.haberturk.com/deasli-teroristin-esine-sinir-otesi-operasyon-1841472[5] Aranan teröristler, İçişleri Bakanlığı, http://www.terorarananlar.pol.tr/detaylar/Sayfalar/kirmizi.aspx

Şahin Cilo / Ferhad Abdi Şahin Gerçek adı Ferhad Abdi Şahin/Mustafa Abdi bin Halil olan Şahin Cilo Kobani/Mazlum, 1967 yılında Suriye’nin Halep eyaletine bağlı Afrin kentinde doğdu. 1990 yılında PKK’ya katılım sağladığı bilinen Şahin Cilo bu dönemde Abdullah Öcalan’ın yakınında yer aldığı bildirilmektedir. Öcalan ile birlikte denizde çekilmiş fotoğrafları dahi bulunan Cilo; Öcalan tarafından manevi oğlu olarak nitelendirilmiştir.[1] Öcalan’ın Suriye’den çıkarılmasını takriben Şahin Cilo da bölgeden çıkmış, 1996 yılında Hakkari/Şemdinli kırsalında, 1997-2003 yılları arasında da örgütün Avrupa yapılanmasında faaliyet göstermiştir. 2003-2004 döneminde Mahmur’da, 2005 yılında PKK üst yönetiminde yürütme kurulu üyesi olarak görev yapan Şahin Cilo, 2009-2012 yılları arasında da HPG Özel Kuvvetler komutanlığına getirilmiştir.[2] 2012 yılından itibaren örgütün Suriye yönetimine dahil olan Şahin Cilo, 11 Ekim 2015 yılında kurulan Suriye Demokratik Güçleri’nin eski sözcüsü Talal Silo’nun ifadesine göre SDG’nin başında bulunmaktadır.[3] SDG’nin eski sözcüsü Talal Silo’nun ifadelerine göre de ABD’ye silah talep listelerini oluşturan ve ABD ile ilişkilerin yetkili isimlerinden biri olan Şahin Cilo’dur.[4] 25 Nisan 2017 tarihinde TSK’nın Sincar ve Karaçok’a gerçekleştirdiği hava operasyonlarının ardından ABD askeri ile birlikte görüntü veren Şahin Cilo, PKK-PYD-SDG ilişkilerini gösteren en önemli kanıtlardan biri haline geldi. İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan aranan teröristler listesinin kırmızı kategorisinde 1. sayfada yer alan Şahin Cilo için ihbar edene 4 milyon dolar ödül verilecek. [5] İnfografik Kutluhan Görücü‘nün çalışmaları sonucunda hazırlanmıştır. Dipnotlar [1] Öcalan’ın manevi oğlu Şahin Cilo, Akşam, http://www.aksam.com.tr/guncel/ocalanin-manevi-oglu-sahin-cilo/haber-618872[2] Can Acun – Bünyamin Keskin, PKK’nın Kuzey Suriye Örgütlenmesi PYD-YPG, SETA, s. 18, http://www.setav.org/pkknin-kuzey-suriye-orgutlenmesi-pyd-ypg-genisletilmis-2-baski/[3] SDG’nin kaçan sözcüsü Silo ABD-PYD-PKK ilişkilerini anlattı, Anadolu Ajansı, http://aa.com.tr/tr/dunya/sdgnin-kacan-sozcusu-silo-abd-pyd-pkk-iliskilerini-anlatti/987777[4] SDG’nin kaçan sözcüsü Silo ABD-PYD-PKK ilişkilerini anlattı, Anadolu Ajansı, http://aa.com.tr/tr/dunya/sdgnin-kacan-sozcusu-silo-abd-pyd-pkk-iliskilerini-anlatti/987777[5] http://www.terorarananlar.pol.tr/detaylar/Sayfalar/kirmizi.aspx